Blogumu WordPress taşımaya ve tasarım üzerine bir şeyler yazmaya karar verdiğimden beri güzel bir başlangıç yazısı yazmak için düşünüp duruyorum. Birkaç denemeden sonra “tasarım”ın benim için “ne demek” olduğundan başlamaya karar verdim.

Benim için tasarım güzel ile çirkinin arasındaki savaştır. Ve bir tasarımcı olarak çirkinliklere karşı mücadele eden tarafdaki bir nefersiniz sadece. Bu neyi, nasıl anlattığınıza, mesajınızın nasıl algılandığına göre değişir.

Tasarım işinin güzel yanı ise hammaddenizin kafanızın içinde olması.
Yani başlangıç noktanız olan “bir fikir” .

Bir fikriniz varsa onu ifade etmek için bir çok enstrüman kullanabilirsiniz. O noktadan sonrası sadece üretmektir. Paranız vardır yüksek bütçeli bir prodüksiyon yaparsınız paranız yoktur basite kaçarsınız.

İster bir kalem kağıt kullanırsınız, isterseniz kibrit çöpleri, dilerseniz de bilgisayar.

Tam tersinden bakalım elinizde süper ekipmanlar var. Çok iyi bilgisayar kullanıyorsunuz tasarım programlarını iyi biliyorsunuz ama ortada iş yok.

Bu nedenledir ki düşünmek çok önemli…
Eğer ham madde sıkıntısı çekiyorsanız işiniz cidden zor demektir.

Bu yüzden kişisel gelişim çevreniz ile etkileşim çok önemli. Okumak, bakmak, görmek, anlamak, anlatabilmek çok önemli.

Birkaç alıntı ile biteriyim:

Einstein şöyle demiş :

İnsan aklının sınırlarını zorlamadıkça hiçbir şeye ulaşamaz.

Charles D’orleans da bunu demiş:

İnsanların düşünceleriyle oynaması kadar güzel bir vakit geçirme yolu yoktur.

Prens de Higne ise :

Ben dalgın insanları çok severim. Bu onların iyi olduklarını, fikir adamı olduklarını gösterir. Zira kötüler ve boş kafalılar, her zaman uyanıktırlar.

Tavsiyeler & Referanslar

Prodüksiyonun çok da önemli olmadığın önemli olanın fikir olduğunu gösteren güzel bir film izledim onu da şiddet ile tavsiye erdim

Be kind Rewind

Herşeyin kafanızın içinde olduğunun kanıtı 🙂

Cool Hunter dan bir haber.